Bu kitap, Şaban Abak'ın çağımızın büyük düşünürü ve şairi Sezai Karakoç'u okuma ve anlama sürecinin ürünü deneme, makale ve şiir şerhi türündeki yazılarından oluşmaktadır. Karakoç'un eserine vâkıf olanlar için yeni bakışlar; yeni yorumlar içeren bu yazılar, henüz okumaya başlayacak genç okurlar için..
Kiz Kulesi’nin, Galata Kulesi’yle yasadigi bir gecelik ask sonrasinda dünyaya gelen bir çocugu vardir!.. Kiz Kulesi, minarelerin baskisindan korktugu için ayrilmak zorunda kalir çocugundan. Istanbul’u terk ederken, babasi olan Galata Kulesi’ne bir anlik dönüp bakan, ama sevgi dolu bakislarina hiçbir..
Yazmak; belki de âlem denilen bu uçsuz bucaksız meydanda, zaman denilen bu başsız ayaksız devranda bir var bir yok hükmünde, bir yanıp bir sönme rüknünde olan insanoğlunun bu menzile bir zerre mesabesinde de olsa bir nişan koyma emeli. Belki de Hak ile batılın, fani ile bakinin bir arada dal budak s..
Kitapsız, çiçeksiz, hayvansız, vicdansız, doğrusuz insandan uzak dur.Umudu öldürüp, nefreti toprağa dikmek isteyenlerden uzak dur.Hayatı sadece ideoloji ve düşünce olarak görenden uzak dur.Mutlu olmanı, sorgulamanı, düşünebilmeni kendilerine yapılmış bir tehdit olarak görenlerden uzak dur.Kendilerin..
ÇEVRENİZDEKİ İNSANLAR YENİ ŞARKILAR KEŞFEDİYORKEN,SİZ BİR ŞARKIYA TAKILI KALIYORSANIZ, KAYBETMİŞSİNİZDİR.Ben aslında iyi biriyim!Neden sürekli düşüncelere kapıldığımı bilmiyorum.Düşünmekten yorulduğumu biliyorum sadece.Beni yüzüstü bırakan insanları dahi kırmamak için, kelimelerimi seçerek konuşmak ..
Édouard Levé bu eserinde hiçbir gizlisi saklisi olmadan tüm benligini okura açiyor. Hatta diyebiliriz ki, samimiyet mefhumunu da asarak okur karsisinda sahiden çirilçiplak kaliyor. Okuru yer yer kendisiyle özdeslestiren, yer yer kiskandiran, utandiran, kizdiran bir üslup var karsimizda. Nefes almada..
Her şehrin bir sesi-tınısı, kokusu, tadı, ruhu ve mimarisi vardır duyularımıza hitap eden. Şehirlerin gönül kapıları vardır girmesini bilene. Şehrin pencereleri vardır seyretmek isteyene. Kadim şehirlerin sesi, insanın sesidir. Şehir gönül kapısından girenlere kendini anlatır. Penceresinden bakanlar..
Stefan Zweig, yasami boyunca yapitlariyla hep insani yücelten, bireyin kutsalligini ve dokunulmazligini en büyük deger sayan bir hümanizmin öncülügünü yapti. Onun hümanizmi, sinirlarin, uluslarin, irklarin üzerinde kaliyordu. “Yarinin Tarihi ve Rotterdamli Erasmus“ta yer alan denemelerinde, Stefan Z..
Yazmak senin için bir tutku ama sonu gelmeyen sorumluluklar ve zorunluluklar seni tutup çekiyor kendine, hayallerinden öteye işte bu defter, içindeki o dinmek bilmeyen yazma arzusuna daha fazla ket vurma diye hazırlandı. İçine bazı cümleler yazıldı. Sen bu cümlelerin araladığı kapıdan geçip bambaşka..
Neden yazilir? Dünya acili oldugu için yazilir. Duygular tastigi için yazilir. Insanin kendi zavalliligindan siyrilmasi çok güç bir islemdir. Ama insan bir kez bu zavalliliktan siyrilmayagörsün, o zaman yasami kendi egemenligi altina alabilir. Iste böylesi bir egemenligi bir iki kisiye daha anlatmak..
“Aydınlığa ve vuzuha açılan bir kapı, sonsuzluğa doğru uzanan bir yol, hakikat ve merhamet deryasına doğru akan bir nehir, göğe yükselen bir miraç...Mustafa Kutlu'nun İlmihali'nde (ki yıllar önce ilk metinler ortaya çıktığında ona birlikte Kutlu İlmihal adını vermiştik) yüksek bir hissiyatın eşlik e..