Ahmet Murat, bir tür “ahir zaman yazıları” yazıyor. Dünyanın ve insanın değiştiğine derinden şahitlik eden yazılar bunlar. Derinden, çünkü yazar sulardaki ve buğdaydaki değişimin izlerini, iftar çadırlarına ya da telefon rehberlerine kadar takip ediyor. Bu yazılar, ahir zamanda yaşayan müminin, dışa..
"Halbuki Şeker bayramlarına bayılırdım! Gözlerimi açar açmaz, hususî olarak benim içinyaptırılan şekerleme kutusunu elime uzatırlardı. Bu, ya kadife kaplı, sırma şeritli, yahut ta atlas üstüne yağlı boya resimli, cici, nefis, şık bir şeydi. Sarı, parlak madenden mini mini bir anahtarı, saat kurulaca..
Insanoglu tarimi nasil ve ne zaman kesfetti?Ilk yetistirilen bitkiler nelerdir?Insanin en eski atasi sakin bir suyosunu olmasin!Bitkilerin de zekasi var mi? Varsa birbirleriyle nasil iletisim kuruyorlar? Çiçekli bitkiler, böcek ve hayvanlari kendi isteklerine göre nasil yönlendiriyor?Denizi terk ede..
Bu böyledir: Bizler insan doğmayız, sonradan insan oluruz. Beşeriyetten insaniyet mertebesine çıkmak bir çabanın ve en nihayetinde de bir lütfun sonucudur. Beşer mütemadiyen yükselmek ve insaniyet makamına çıkmak için çabalar aslında, fıtrat bunu ister çünkü. Bunun yanında dünya ve içindekiler de in..
Kıymetli şairlerimizin zihnimize cilâ, kalbimize safâ olan mısralarını hoşsohbet üslubuyla bizlere aktaran Hayati İnanç, Niye Geldik Cihane? sorusuna yanıt olacak yazıları ile hayatı anlamlandırma çabamıza ortak oluyor.Yolunu şaşıranlar, yolda kalanlar, varmak istediği yere henüz karar veremeyenler ..
Hepimiz büyük bir çaba içindeyiz. Kavuşmak için. Sevgilinin izini sürüyoruz. Bizi ona götürecek işaretler arıyoruz. Yürümek istediğimiz yollardan geçmiş âşıklar, şairler yetişiyor imdadımıza; sözleriyle rehber oluyorlar bize. Gökteki yıldızlar gibi onların mısraları; yönümüzü tayin edebilmemiz, kayb..
Kelimenin yara olduğunu biliyor muydunuz? Rengin hile anlamına geldiğini; doğrusunun naif değil nahif olduğunu; birçoğumuzun yaptığı ama adını bilmediği o davranışa tefeül dendiğini… Kelimeler hiç bilmediğimiz anlamlara gelebiliyor veya zamanla değişebiliyor. Bu kitapta 333 kelimenin macerasına tanı..
“Yaratım süreci, algılanan gerçekliğin insan zihninin bilinmeyen labirentlerinden geçerek hece hece söze dönüştüğü karmakarışık bir süreçtir. İnsanı gerçeklikten koparır. Dünyayı bir uğultuya dönüştürür. Hem akıl dışıdır hem de sürekli aklın müdahalesini arar. Ama bu akıl, bu müdahale neredeyse tümü..
Bu kitap yeni başlayanlar ve hevesliler için “öykü yazmak” konusunda bir rehber. Bu kitap öyküye farklı gözle bakabilmek isteyenler için bir “kılavuz”. Bu kitap yaklaşık elli yıllık yazarlık kariyerine öykü yazarak başlayan, yazdığı öykülerle ödüller alan, arada başka türden kitaplar yazsa da gönlü ..
Bize göre mesele, sık sık ileri sürüldüğü gibi, “usdışı olana payını vermek” değil, tam tersine belirsizliği ve bilmemeyi en aza indirmek; Marksizmi üçüncü bir yol ya da idealist bir hümanizm adına yadsımak değil, insanı Marksizm içinde yeniden ortaya çıkarmaktır. Savaş sonrası Avrupa düşünce dünyas..
Sınav, Ayla ve Uzun Hikâye gibi sevilen filmlere imza atan yazar ve yaratıcı yapımcı Yiğit Güralp; okurları tarafından bir terapi ve aydınlık bir yolculuk olarak tanımlanan ilk kitabı İyi Hissettiren Yazılar’ın ardından Biraz Sert ile bu defa madalyonun diğer yüzüne odaklanıyor. “Kötüleri yeterince ..
“Son birkaç yılda çok şey yaşadık ve çok yorulduk. Bütün dünya akla sığmaz bir çemberin içinden geçiyor. Adaletsizlik, namussuzluk, omurgasızlık üst üste gelirken; doğruluğa olan ihtiyaç da tıpkı işleme alınmayı bekleyen evraklar gibi üst üste yığılarak birikiyor.”İşte bu yüzden Türk sinemasında Sın..