Osmanlıda at, pek çok diyarda olduğu gibi yüksek statülü hayvandır. Buna karşılık eşek, tıpkı amcazâdesi katır, alçakgönüllü bir statüyü temsil ediyordu. Çilekeş, dayanıklı hizmetkâr. Anırması sevilmemiş, tepmesinden çekinilmiş, inatçılığından yakınılmış, ola ki bu ayrıksılıkları nedeniyle durmadan ..
Sevgili Peygamberimizin âşıkları, O'nun güzel ahlakını asırlar boyunca saf, temiz hislerle kaleme aldıkları; mana içinde mana yüklü beyitlerle, kıtalarla anlattılar. Eskiden olduğu gibi bugün de, yarın da bu aşk, bu muhabbet hiç bitmeyecek.Edebiyatımızın ilk öncülerinden günümüze kadar gelmiş, geçmi..
İçinde bulunduğumuz modern çağda öyle bunaldık, modern kültür adıyla savrulduğumuz kültürsüzlük içinde öyle daraldık ki âsûde zaman ve mekânlardan bir teselli arar olduk. Hayhuy içinde hayatın manasını da lezzetini de yitirip yarış atı gibi sadece koşuyoruz.Edebiyatımızın gelmiş, geçmiş söz ustaları..
Ey mazhar-i nûr-i Hüdâ nûr Muhammed MustafâYok nazîrin senin hâsâ nûr Muhammed MustafâAllâh âsik olmus sana nûr-i çesmin Âl-i abâSâhib-kerem fazl-i atâ nûr Muhammed MustafâOldu Kur'ân bürhân sana mâ yantiku ani'l-hevâKabe kavseyn ev ednâ nûr Muhammed MusafâImâm olub enbiyâyâ Cibrîl ile çiktin arsaAl..
Hüsn ü Ask'in elinizdeki bu baskisi ilmi bir nesir veya bir edisyon kritik degildir. Sadece, vaktiyle eski harflerle Ebüzziya Tevfik ve Tahir Olgun tarafindan yapilan basimlardan faydalanarak hazirlanmis mümkün oldugu kadar hatasiz bir metinle günümüzün türkçesine nesir halinde çevrilisinden ibarett..
Yunus Emre Divani'nin yazma nüshalari pek çoktur.Bunlar daha ziyade sözlü kaynaklara dayanilarak tertip edilmislerdir.Bu açidan ayni siirlerin ayri divanlarda farkli sekillerine raslamak mümkündür.Elinizdeki Divan esas itibari ile Fatih nüshasina dayanmaktadir.Ancak bu divanda bulunmayan ve fakat ha..
Çevik bahrî olmak gerek bir denize dalmak gerekBir gevher çikarmak gerek hergiz sarraf bilmez olaYunus Emre, yalnizca tarihimizin ve edebiyatimizin önemli sahsiyetlerinden biri degil, ayni zamanda ruhumuzu besleyen, ruhumuzu besleyen Türkçemizi isleyen; Türklügün binlerce yillik tarihinde onu bambas..
Hafız-ı Şirazî: XIV. yüzyılda İran’da yaşamıştır. Yaşamı hakkında günümüze ulaşan bilgilerin kesinliği de tartışmalıdır. Hafız, İran şiirine çığır açacak ölçüde önemli yenilikler getirmiştir. Şiirlerinde hayatı, dünya nimetlerini ve gündelik olaylardan kaynaklanan duyguları konu olarak işlemiştir. M..