“Kudreti geçmisindeki müktesebatindan kaynaklanip da Islam medeniyeti çerçevesinde serpilip yesermis Osmanli Türk kimligini tasiyan bir milletiz. Tarihi belirlenimimizi Ortaçag Hiristiyan ile Yeniçag dindisi Bati Avrupa medeniyetlerinde asla bulmamis olan bir kültürüz. Dogal yolu izleyen, sag ve sag..
Yüce ve Güzel kavramlari siklikla karistirilmakta, bu kavramlarin her ikisi de birbirinden çok farkli, yer yer de zit nitelikte seyler için gelisi güzel kullanilmaktadir.Bu kavram kargasasi, böylesi konular hakkindaki uslamlamalarimizi son derece yetersiz ve sonuçsuz kilar. Bu kargasadan kurtulmak i..
Quid ad aeternitatem? Unamuno felsefesi bu temel soruyla yola çikar: Insan kendi canina karsilik ne verebilir? Ebediyetin yaninda ne ehemmiyet tasir? Bu sorunun cevabi, Unamuno için gün gibi asikârdir, zira onun için ebediyet karsisinda her sey teferruattir. Ölümsüzlügü hayatinin tam ortasina yerles..
Dünyamiz sonsuz güzelliklerle doludur. Yeryüzünde sanatkarlar bunca güzel eserler ortaya koymuslardir. Insan, bu güzelliklere meftun olan bir yaradilisa sahiptir. En büyük saadet, bu güzellikleri kabil oldugu kadar yakindan duyup yasayabilmektir. Halbuki çogumuzun ruhu, menfaat ve ihtiraslarla yipra..
Büyük Iskender’in ögretmeni, mantik biliminin öncüsü, gerçekçiligin babasi Aristoteles, tam bir hezarfendi. El attigi pek çok bilgi alani yaninda konusma sanatı üzerine de bir kitap yazdi: Retorik.Aristoteles’in bütün yapitlari gibi Retorik de hemen hemen bütün dillere çevrildi, hem Dogu’yu, hem de ..
Bugu¨ne değin çeşitli yanıtlar verilmiş bir sorudur bu. Sözgelişi, Weil’e göre varoluşçuluk bir bunalım, Mounier’ye göre umutsuzluk, Hamelin’e göre bunaltı, Banfi’ye göre kötu¨mserlik, Wahl’e göre başkaldırış, Marcel’e göre özgu¨rlu¨k, Lukács’a göre idealizm, Benda’ya göre usdışılık, Foulqué’ye göre..
Nerede tükettin ömrünü? Bir hareketin hatirasi, bir tutkunun isareti, bir maceranin pariltisi, güzel ve firari bir cinnet - geçmisinde bunlarin hiçbiri yok; hiçbir sayiklama senin ismini tasimiyor, seni hiçbir zaaf onurlandirmiyor. Iz birakmadan kayip gittin; senin rüyan neydi peki?Kökeninde aldatic..
Felsefe, Heidegger ile ardillarinin dedigi gibi, “yolda olmak”, “düsünme ugrasinda yolda olmak” ise bu yolu yürümek için iyi bir baslangiç noktasina gereksinim var demektir. Felsefe kulvarinin zorlu parkurlarini adimlamaya baslayan “felsefe ögrencisi”, rotasini iyi belirlemek, yanlis yollara sapip o..
Felsefenin etrafinda örülen, güç oldugu yollu söylence, ona mesafe alanlarin ilk bahanesidir. Ne var ki, ondan fazla kitabiyla ve Heidegger üzerine yaptigi çalismalarla Fransiz düsünce dünyasinin yakindan tanidigi Dominique Janicaud bu kitabinda felsefede bahanelere yer olmadigini açiklikla gösteriy..
Yaşamak için ayağa kalkmamışken, yazmak için oturmak nasıl da beyhudedir.Henry David ThoreauNietzsche’nin Kara Orman’da yürürken göz çukurlarına dolan mutluluk gözyaşları, Rimbaud’nun tahta ayağıyla açılacağı çöllere dair kurduğu düş, yasaklı Rousseau’nun Alpler’deki adımları, Thoreau’nun Walden’dak..
Yarali Bilinç tarihte geride kalmis ve degisimler senligine katilmamis uygarliklardaki zihin çarpikliklari üzerine bir denemedir. Varligini Irani-Islami dünyadaki kisisel deneyime borçlu olmasina ragmen, bu kitabin menzilinin yalniz o dünyayla sinirli olmadigini ve bir bakima, zihinsel yapilari hala..