Edebiyatımızın sevilen kalemlerinden Çiğdem Sezer, hayal kırıklıklarını, çocuk olmanın zorluklarını ve gerçek dostluğu eğlenceli bir dille ele alıyor. Yazar, başkalarıyla kıyaslanmanın yarattığı kırgınlığı, öfkenin ve anlaşılamamanın hayatı nasıl zorlaştırdığını ve büyüklerin her zaman haklıolmadığı..
YAPTIKLARI ÇALIŞMALARLA CUMHURİYETİMİZE KATKIDA BULUNMUŞ BİLİM, KÜLTÜR VE SANATİNSANLARININ HAYAT HİKAYELERİNİ KENDİLERİNDEN OKUYACAKSINIZ. ONLARLA AYNI ÜLKEDE YAŞIYOR OLMANIN GURURUNU DUYACAKSINIZ.Ürün Adı: Her Şey Vatan İçinÜrün Markası: Lisinya..
Hipo için eğlenmek demek; arkadaşlarıyla alay etmek, onların oyunlarını bozmak, demekti.Peki ya arkadaşları da Hipo eğlenirken onun kadar eğleniyor muydu?Hipo, bu sorunun cevabını, kalbinin tam orta yerine oturan, o güne kadar hiç tanımadığı o duyguyu hissedince öğrendi.O, arkadaşları olmadan hiç mu..
Türk-İslam bilginlerinden kaçının ismini sayabilirsiniz? Üç, beş, on? Sayı kaç olursa olsun saydıklarınız arasında bir isim mutlaka yer alacaktır: İbni Sina... O, hepimizin hafızasına kazınmış çok ama çok büyük bir bilgin, unutulmaz tarihî bir şahsiyet ve çalışma azmiyle eşsiz bir karakterdir. Şimdi..
Savaşlar sadece insanları değil, kuşları, kelebekleri ve daha nice canlıları yuvasından ayırdı. Kartopu da bu canlılardan sadece bir tanesi. İbrahim’in cebinde günlerce yolculuk etmiş, onu kendine yuva bellemişti. Yeni bir hayata alışmaya çalışan İbrahim ve ona umut olan Kartopu’nun arkadaşlığı için..
« İyilik bazen çok uzak yerlere gidip bir köy inşa etmektir. Bazen de yaşadığın yerde kalıp hiçbir yere gitmemektir. » Peki ya iyilik de gibi insandan insana bulaşabilir mi ? İyilik Tohumu, işte bu sorunun peşinden giden minik bir ressamın hikâyesi. Resimleriyle iyiliği elden ele ulaştırmaya niyetl..
Karalayıp duruyordu Kara Lama. Resim çizmek her zaman huzur verirdi ona. Resimlerini hediye etmeyi çok severdi arkadaşlarına. Pek beğenmezlerdi sanki amaaa… Karalamaktan hiç vazgeçmedi Kara Lama. Karalaya karalaya neler çıktı ortaya! Haydi çevir sayfaları, keşfet Kara Lama’nın renkli dünyasını...Ürü..
Kâsım’ın dolabının içindeki toplar yuvarlanabilmek için çabalıyordu. Diğer eşyalar kalabalıktan isyan ediyor, yeni gelen org neler olduğunu anlamaya çalışıyordu. Eşyalar hep birlikte orga “Hoş geldin!” dediler. Kâsım’ın onları bu dolaba yerleştirip unuttuğunu söylediler. Annesi bir gün Kâsım’a dolab..
Hepimizin duyguları var ama değil mi? O halde bütün hisler bizim.Utanabiliriz, üzülebiliriz, sevinebiliriz ya da ağlayabiliriz.Sadece bebekler mi ağlar ya da kızlar?Hiç olur mu öyle şey? İnsanız biz hepimiz.Oğlanlar, kızlar, yetişkinler, bebekler, yaşlılar herkes ağlayabilir…Bakalım Uygar neden ağla..
Biz kimiz? Annemiz, babamız, kardeşlerimiz, öğretmenimiz, arkadaşlarımız, tanıştığımız herkes için aynı kişi miyiz?Ayşe Sevim, okul öncesi yaş grubu okurlarını, temel felsefe sorularından birini düşünmeye çağırıyor.Ayşecik ve cevabını bulmaya çalıştığı soru, roller, kimlik, tanışıklıklar ve benlik ü..
Eren’in marketten büyük bir hevesle aldığı çikolata kutusu annesi tarafından komşularına hediye edilir. Farklı sebeplerle hediye edilmeye devam eden kırmızı çikolata kutusu apartmanda sevgi dolu bir yolculuğa çıkar. Acaba Eren kırmızı çikolata kutusuna kavuşabilecek midir?Paylaştıkça çoğalan her şey..