Roman

Şafak Güçlü ve Berna Olgaç…İkisi de alanlarına iki iyi yazar. Türkiye’de bir ilke imza attılar. Birlikte bu nefes kesen romanı kaleme aldılar…Karanlığa sıkışıp kalmış iki ruh! Biri ölümün sağır eden çığlıklarından diğeri ise kendinden kaçıyordu! Tâ ki kan kokusu, tenlerine sinip ruhlarını uyandırana..

Mahşer, cephede vatanı, milleti uğruna savaşıp gazi olan ve İstanbul'a döndükten sonra kendisini intiharın eşiğinde bulacak kadar hayal kırıklıkları yaşayan Nihat'ın romanıdır. Birinci Dünya Savaşı'nın sebep olduğu çalkantıların, fakirlik ve ruhî bunalımların ferdî ve toplumsal ölçekte yol açtığı ah..

Başkomiser Perihan Uygur yine şehrin tekinsiz sokaklarında…Ünlü romancı Nadir Surkultay’ın eski eşi ve çevirmeni Alman vatandaşı Eva Surkultay Balat’taki evinde ölü bulunur. Başta kendi silahıyla intihar ettiği zannedilir. Ancak soruşturma başlayınca Eva’nın öldürüldüğü anlaşılır. Başkomiser Perihan..

Artık görüşmediği babasının, geçmişte her gün beslenme çantası na koyduğu yosunlu pilavın peşine düşen adam… Oğluna yapılan hamburger köftesinin izini süren kadın… Ölen çocuklarının sevdiği Noel pastasından yemek isteyen çift… Hepsinin yolu aynı resto rana çıkıyor: Kyoto’daki sessiz bir sokakta, kim..

Türk edebiyatının usta hikâyecilerinden Mustafa Kutlu’nun yeni kitabı Tarla Kuşunun Sesi, okurlarıyla buluşuyor…Kutlu, “halk destanı” tarzında kurduğu hikâyede, bir ailenin kuşaklar boyu yaşadıklarını anlatıyor. Kalabalık bir ailenin hayatını merkeze alan Kutlu, diğer hikâyelerinde de olduğu gibi hi..

Mutlak sınırların ihlalini vazeden resmiyet ve ciddiyeti karşısına alan bir manifesto... İkiyüzlü softalar gülünç markiler dolap çeviren üçkâğıtçılar aldatılan kocalar sekter idealistler Moliére'nin zamansız komedyalarında bir araya geliyorlar. İki yüzlü burjuvaziyi faziletli görünen insanların saht..

Ülkemizde henüz zayif bir mevkide bulunan tarihi ve nehir roman türlerinin erken ve güzel örnekleri...Köse Kadi ve Uçdaki Adam birbirini takip eder tarzda yazilmis; esas karakterlerin bir ikisi eksilse de yardimci ve gölge karakterlerin önemli bir kismi iki romanda da var olmustur. Özkisi, gidis hey..

Özel nesnelere fazlasıyla hevesli, farklı alanlara meraklı, biriktiren, irdeleyen, çok okuyan, çok araştıran, yetmedi bir o kadar deneyen mimarlık fakültesi dekanı hatta rektör adayı Mustafa Ayas Ofyaz kendi kendine bir zekâ oyunu kurgular. Amacı ise bellidir: Tutkunu olduğu Şehri İstanbul’un 1800’l..

Peyami Safa'nın son romanı Yalnızız, engin ruh tahlilleri ve kendi türünde açtığı çığırla onu yalnızca Türk edebiyatının değil, Dünya edebiyatının zirvelerine taşımış şaheseridir. Peyami Safa'nın diğer bütün romanlarında olduğu gibi Yalnızız romanında da doğu-batı, madde-mânâ, ruh-beden, idealizm-ma..

Bazı Süper Kahramanların Pelerini Yoktur.“Amir deliydi. Aklını kaçırmıştı. Ama hastane deli birini çalıştırmazdı. Onunla görüşmüş, vasıflarını değerlendirmiş olmalıydılar. Acaba yöneticilerle hiç karşılaşmamış olabilir miydi? Belki Hindistan’dan da gelmemişti. Uzay gemisiyle gelip gece yarısı buraya..

Merhaba Akdeniz ve Yasasin Deniz adli bölümlerden olusan ve Balikçi’nin hiçbir kitabina girmemis üç öyküsünün de yer aldigi Çiçeklerin Dügünü, yazarin öykülerinden alinan tadin sürekliligini sagliyor.(Tanitim Yazisi’ndan)Ürün Adı: Çiçeklerin DüğünüÜrün Markası: Lisinya..

“Denizaltinin esrarengiz alemini“ ve deniz adamlarinin tehlikelerle, akil almaz heyecanlarla dopdolu yasamini anlatan bir yapit “Dalgiçlar“. Gelgelelim olaylarin geçtigi yerler Türkiye degil, kisiler de Türk degil. Nedense “Balikçi“ Baba, 1949’da Demokrat Izmir’de “tefrika“ edilen “Dalgiçlar“a adini..