SONSUZA DEK SAKLANAMAYACAK BIR SIR Konrad Azais. Hayati edebî metinler ve siirler yazmakla geçmis bir yazar. En büyük hobisi ise bulmacalar… Konrad Azais’in tuhaf, tuhaf oldugu kadar da gizemli ölümü. Bu karmasik cinayeti çözmekle görevlendirilen, bir zamanlarin çiragi Alice Allevi. Birbirinden k..
Denize salınan şişe ve içindeki notlar merhametli bir polis tarafından bulunmuş ve hayatını değiştirdiğini söylediği yazara teslim edilmişti. Yazar, yazılanları kaleme alırken yasak bir aşk ihtimalinin bile aileleri nasıl bir çıkmaza sürüklediğine bir kez daha tanık oldu. Burada tek fark, yürekte ha..
Bir zamanlar meteliksiz bir üniversite öğrencisiydim. Şimdiyse görünüşe göre kaderimde Işıkgetiren olmak, iblis dünyasının kraliçesi olarak hüküm sürmek vardı. Ama bu yolda Kaos Lordu Orion gibi bir rakiple karşı karşıyaydım. O da benim gibi lider olarak işaretlenmişti. Beni öldürmeye yemin etmiş ol..
İnsan bir ölüme bir de sevdaya böylesine yenik düşüyormuş. Bir ateş ancak başka bir ateşle bütünleşince büyüyormuş. Bir tan vaktinde gece ile gün birbirinden ayrılırken sardı yangını. Şafak söktü, gün aydı, yabancısı olduğum barut kokusu ruhuma bulaştı. “Sen benim evimsin Gülfem,” dedi bir yemin gib..
Göğsümün hemen ortasında bir yangın vardı, alevler sardı ve biz içinde kaldık. Yandım, yanarken yaktım. Onun o güne yüklediği anlamla benim yüklediğim anlam birbirini katletti. Her şeyin başladığı o yerde ikimizin kıyameti koptu.Şimdi aramızda yanan ateşin bir tarafında ben, diğer tarafında o vard..
Bir yanım küçük bir kız çocuğuyken bir yanım koca bir kadındı şimdi. İçimde dinmek bilmeyen o fırtınalar durulmuştu. Kadındım ben. İçimde herkese yetecek kadar sevgi vardı. Onun tüm yaralarını sarabilecek güçteydim. Küçük bir gözyaşına teslim olabilecek kadar da acizdim aslında. Kırılgandım, binbir ..
Bir kadın, herkes için kendini feda edebilir miydi? Bir adam, kendini feda eden kadının canını acımasızca yakabilir miydi? Sevenler, sevdaları uğruna ailelerini ezip onlara sırtlarını dönebilir miydi? ***Kadın, kendini feda etti. Adam, kadının canını yakmaya ant içti.Sevenler, sevdası uğruna herkesi..
Sonunu görmediği yolu yürümekten hep korkan bir adamdı Rezan Şahmaran. Hayal kırıklıklarına uğramaktan hoşlanmayan, insanlara çok sevmediği müddetçe bağlanmayan, sevgisini heba etmeyen bir adamdı. Zorlu yolların sonunda hayatına bir kadın girdi. Önünü arkasını düşünmeyi, olanların sonucunu ölçüp biç..
Bulantı, 20. yüzyılın en etkili düşünürlerinden Jean-Paul Sartre’ın ilk romanı. Bireyin kökten özgürlüğünü vurgulayan varoluşçu akımın sözcülüğünü üstlenen Sartre, adını 1938’de yayımlanan bu romanıyla duyurmuştu. Günlük biçiminde yazdığı bu kitabında, romanın kahramanı Roquentin’in dünya karşısında..
Bir zindanda kendi kendime doğum gu¨nu¨ şarkısısöyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi. Ama akıl almazderecede seksi bir iblis içki içmeye gittiğimbarı basınca tam da öyle oldu. O iblis, Kaos Lorduolarak tanınıyordu ve beni, bana ikizim kadar benzeyenbiriyle karıştırıyordu.İyi ki doğdum.Sonunda kanımı tatt..
İstanbul’un arsız Erkut’u, Mardin’in Barzan Ağa’sı… Yaşadığı iki hayatı da parmağında çevirebilen Zalim Hezeroğlu.Yaşadığı bu iki hayat nihayetinde başına bela olmuştu. Belası da Emanet bir gelindi. Güzel, uysal, günahkâr, Berçem Dağdelen. Kimsesiz Berçem düğün günü kocasının ölümüyle kayınbiraderiy..
“Sana yardımcı olmak istiyorum. Okula yürüme mesafesinde ev tuttum, bugün taşınıyorum. Ayrıca tek başıma kalıyorum ve kirama ortak olacak ev arkadaşı arıyorum. Eğer sen de istersen ev arkadaşım olabilirsin.” İstanbul’da hayallerinin peşinden tek başına gitmeye çalışan Asya, ilk darbesini apart yetk..