ATEŞLİ KANATLAR SERİSİ IIIBeni tanıyorsunuz.Kimi için bir avcı kimi için bir melezdim.Ama şimdi ölülerin denize aktığı, yaşayanların ruhlarının ise hayalet gibi dolandığı o yerdeyim, cehennemdeyim.Doğduğumdan beri öldürmek için eğitildiğim halkın karanlık tahtında oturuyorum şimdi. Uzaklarda eski to..
20. yüzyıl Latin edebiyatına damgasını vuran Juan Emar, avangart romanı Dün’de, bir günde meydana gelen bir dizi olağandışı olayı bir araya getiriyor. Dün’ün zamanın içinde koşan anlatıcısı, gezintilerini tek başına değil, karısının ve birtakım enteresan karakterlerin eşliğinde gerçekleştiriyor. Bin..
Düş Kesiği, bir sabah uyandığında kendisini yazdığı romanın karakteri olarak bulan Gereksizyazar’ın hikâyesi. Düş Kesiği, anlam giriftse, biçimin de girift olacağından yola koyulan bir roman. Düş Kesiği, bazı şeyleri güzel yapan kusurlardan bahsederken, insanın en temel yanılgısının kendisi hakkında..
Nihayet Celaleddin Harzemşah'ın idaresinde yeniden teşekkül, büyüme, gelişme, yayılma. Sonra tekrar ihtilaf, ihtiras, kin, haset. Ve bunların tabii neticesi: "Elveda Buhara." Sadece bir şehre değil, bir şehrin şahsında ümide, sevgiye, birliğe, dostluğa ve devlete gönderilen son veda selamı."Elveda B..
Istanbul’un arsiz Erkut’u, Mardin’in Barzan Aga’si… Yasadigi iki hayati da parmaginda çevirebilen Zalim Hezeroglu.Yasadigi bu iki hayat, nihayetinde basina bela olmustu. Belasi da emanet bir gelindi. Güzel, uysal, günahkâr; Berçem Dagdelen.Kimsesiz Berçem, dügün günü kocasinin ölümüyle kayinbiraderi..
Bir oda düşünün… Odanın ortasında yuvarlak bir masa. Karşı karşıya oturan üç farklı kadın, üç farklı adam…Kesişen bakışların çoğunda sevgi, Kesişen bakışların çoğunda nefret, Kesişen bakışların çoğunda ise hasret vardı.**Berçem, Barzan Hezeroğlu’nun gözlerine baktığında vaat ettiğim hiçbir ümidi boş..
“Çöküntü¨ devrinde iki çeşit insan tipi ortaya çıkıyor: Namussuzlarla namuslular... Hele, önce ‘vatandaş’ sonra ‘insan’ olunması gereken dehşetli sıralarda felaketle alçaklığın boğuşması kadar korkunç muharebe yok. Muharebede düşman karşıdadır, üniformalıdır. Az da olsa, çok da olsa bir zaman sonra ..
HAMNET’IN YAZARINDAN1930’lar, Edinburg… Lennox Ailesi’nin, kızları Esme’yle yaşadığı sorunların sonu gelmiyor.Açık sözlü, kalıplara sığmayan bu genç kadın ailesi için bir utanç kaynağı. Ve ailesinin bunukabullenmesi mümkün değil.Yıllar sonra, Iris Lockhart adında bir başka genç kadın, akıl hastanesi..
“Sana yardımcı olmak istiyorum. Okula yürüme mesafesinde ev tuttum, bugün taşınıyorum. Ayrıca tek başıma kalıyorum ve kirama ortak olacak ev arkadaşı arıyorum. Eğer sen de istersen ev arkadaşım olabilirsin.” İstanbul’da hayallerinin peşinden tek başına gitmeye çalışan Asya, ilk darbesini apart yetk..
Ben bir adam sevdim. Sevdiği insanlara ölüm getireceğini düşündüğü için sevmeyi kendine yasak edinen bir adamı. Ben koskoca evde yapayalnız kalan küçücük bir kız sevdim. Annesiz büyümüş bir kızı.Ben, aslında en çok o kızın annesi olmayı, o adamın zemherisini ısıtan güneş olmayı sevdim.Ruhumdaki kıpı..
Ölüm ne demekti? Ya da bir beden, kaç kere ölümü tadabilirdi? Kaç kere aynı ateşle kavurabilirdi? Çaresiz bir soluk çıktı dudaklarımın arasından. Sarmaşık oldu, dolandı her bir zerreme. Esir etti köklerine. “Şimdi seninle ufak bir oyun oynamak istiyorum küçüğüm, tamam mı?”Melis’in sesindeki huzursuz..
Aşk, nerede olursan ol seni bulur, ondan ve kalbinden kaçamazsın.Beril, İzmir'in sıcaklığından, Eren'le paylaştığı yılların gölgesinden ve babasının ani ölümünün altüst ettiği eski hayatından Karadeniz'in sert rüzgârlarına kaçarken sadece fiziki değil ruhen de bir yolculuğa çıkar. Bu kaçış aslında B..