Aşık olduğumuzda da,Bir şehri çok özlediğimizde de,İşler sarpa sardığında da,Enseyi kararttığımızda da,Üzüldüğümüzde de,Yeniden ayağa kalktığımızda daBu seçki bizimle birlikte yürüsün,‘günyenisi’ gibi ışısın isterim. Birhan Keskin, Cemal Süreya’nın çok sevilen aşk şiirlerinin yanı sıra, onun “bu mem..
Görünmez’in Arıları, şiirin bizi şiir hâline sokması gerektiğine inanan, şiirin tadını çıkaran, şiirin saf rüyasında yeryüzünü derin bir acı ve tutkuyla kavramak isteyen bir şairin lirik şiir merkezli okuma notlarından oluşmaktadır. “Kovanım yağma olsun” diyebilme gözü pekliğini gösterebilecek okurl..
bir daha yapmam bir daha çekmem fotoğrafınızı uzaktan yakınlaştırarak ellerinizi yaktığınız kuş kanat çırparken kimin tüfeğiydi o her on ikide dipçiğine çentik attığınız cehennemsi kahkahalar boşanırken zembereğinden tankın görmüş olamam hayır yarım gözle ancak yarısı her şeyinÜrün Adı: Okçu DuasıÜr..
Söz, incinin mercanla buluştuğu derinliktir. Yürek bir tahtırevan, sessizlik ve serinlik… Kalem ise son limanıdır deniz fenerlerinin. Nilüferler büyümüştür içinde her birinin… Usta şair Nurullah Genç’in bu kitabında, söz sahilinde umut savrulacak kum gibi… Şiir ise binbir yerinden çatlamıştır, tohum..
Nurullah Genç?e Yazarlar Birligi Ödülü kazandiran Hüznün Lalesidir Dünya, âdeta bir ask sarhoslugu içinde kaleme dökülen, yürek ritimlerinin kitaba dönüstügü enfes bir siir atmosferi... Dogdugu an?a dogdugu eve, uyudugu besige, geçtigi sokaga, su içtigi çesmeye, ana baba ve kardeslerine, oturdugu ma..
Nurullah Genç'in hayata armağan ettiği kelimeler, şiirin en güzel duraklarına götürüyor okuru yeniden.Kartallar uçar mı bir harâbedenKöprülerden benim yârim geçer miSen neden bu kadar güzelsin, bilmemTaşırsın yeryüzüne ebedî tohumlarıBen ise kuruyacak bir suyun mahkûmuyumAvuçlayıp öpüyorum kumlarıBi..
Dibi bilirim, diyor. En büyük kökümden bilirim onu:Seni korkutur.Ben korkmam oradan: ben oraya gittim.Deniz mi içimde işittiğin,Onun doyumsuzlukları mı?Yoksa hiçbir şeyin sesi mi, şu senin deliliğin hani.Bir gölgedir aşk.Nasıl da yalan söyler ağlarsın ardından,Dinle: bu onun toynakları: alıp başını ..
Seni yalnız bıraktım diyeMezarından bile koşarak geliyorum eve.Islık çalan odalardaKonuşuyorum konuşuyorum konuşuyorum.Uzaktan gelmişim, ağzımda sabahın çiy taneleriÇocuklaşma diyerek çekiyorsun ağzını.Sonra kaldırıyorum başımı, pencere değilSıralı kirpikler gibi çocuk ölüleri.İnsan acısından utanır..
Pamuktan geliyorlar, hasattan bir türKömürkadarsiyahgözlüsaçlıkarkadarbeyazvekangibi¬kırmızıdudaklıkızıormana kaldırmış yedi kişiTimsahî çığlıklarıyla medya o an pürtelaş mehterandolayıp gözüne bir kordonbahaneyle, cinsel suç deyip ikiye bölermiböler kurbanı sonradan yargıişin aslı anca mezar paklar..
Kis büyük geliyor nara gidelim sogudu günlerin yüzü nara gidelim narin bir diyecegi olur da bize açilir yazdan binbir sicak söz dilimiz kurudu burdan nara gidelim narin bir evi var pek kalabalik keske biz de otursaydik orada ev büyük geliyor simdi her oda bir ayrilik, çocuklar kapali kutu, bahçeler ..
“Yani sen, bir elinleBeşik sallarken gün ağarana dek, Bir elinle eski imgeler yakalarsın Yıpranmış kilimi mecazla yamarsın. Sadık eş olursun, anne olursun, Bir yandan fırtınalar peşinde koşarsın, Yani sen, ateşle pervane gibi, Bir çocuk saflığında ölümle oyun oynarsın.” bu kitap vazgeçilmez bir başu..